![]() |
|
|
![]() |
|
![]() Bakugan Oyunları ![]() Geta Oyunları ![]() Altın Avcısı ![]() Zuma ![]() Friv |
![]() |
|
Seçenekler |
![]() |
![]() |
||
![]()
Mesajlar: 11.081
|
![]() ....... ![]() Askeri Müze Türünün ikinci en zengin örneğidir. Askeri Müze ve Kültür Merkezi 1993 yılında şimdiki yerinde, çok başarılı, modern bir sergileme düzeninde tekrar açılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk?ünde yetiştiği eski Harp Okulu binası tadil ve eklentiler ile müzenin elli bin parçadan oluşan koleksiyonunun dokuz bin eserine, 22 salonda mekan olmuştur. Müzenin doğu kanadı sergi, toplantı ve benzeri sosyal faaliyetler için kullanılmaktadır. Ok, yay salonunu takiben süvari araç ve silahları, kesici silahlar, Yavuz Sultan Selim, Fatih Sultan Mehmet ve İstanbul?un fethi b**ümü, erken İslam, İran, Kafkas, Avrupa ve Türk silahları, eşsiz miğfer ve zırh b**ümü, ateşli silahlar, otağ ve çadırlar alt kat salonları eserleridir. Üst katta 1 Dünya savaşları, Gelibolu ve Kurtuluş Savaşı hatıraları, yakın tarih üniformalar ve Atatürk salonları Bulunmaktadır. Müzede Mehter Bandosu konserleri verilmektedir. ![]() Azapkapı Saliha Sultan Çeşmesi 1732?de Sultan I. Mahmut tarafından annesi Saliha Sultan adına yaptırılmıştır. ............................ ![]() .... ![]() ![]() yaşamak görevdir yangın yerinde yaşamak insan kalarak ! |
||
![]() |
![]() |
Bu mesaj için apeiron kullanıcısına teşekkür eden 3 üyemiz: |
Sponsor |
![]() Araba Oyunları ![]() Beceri Oyunları Kız Oyunları ![]() Macera Oyunları |
![]() |
![]() |
||
![]()
Mesajlar: 11.081
|
![]() Beykoz İshak Ağa Çeşmesi İstanbul?da Beykoz ilçesindedir. Türkiye çapında en güzel çeşme anıtlarımızdan birisidir. ![]() Ahrida Sinagogu Balat'ta bulunan sinagog Makedonya'nın Ahri kasabasından göç edenler tarafından 15. yy.da kurulmuştur. Gemi pruvası şeklindeki Teva'sı (dua kürsüsü) bazılarına göre Nuh'un gemisini, bazılarına göre de Sefarad göçmenlerinin İspanya'dan Osmanlı limanlarına getiren Osmanlı kadırgalarını simgeler. 500 yılı aşkın bir süre, sürekli hizmet veren Ahrida sinagogu birkaç kez yanmış ve yeniden inşa edilmiş veya tamir görmüş olup 500 yıl etkinlikleri programı çerçevesinde rastlanabilen en eski görünümü olan Lale Devri barok stilinde restore edilmiştir. .................. ![]() .......... ![]() ![]() yaşamak görevdir yangın yerinde yaşamak insan kalarak ! |
||
![]() |
![]() |
Bu mesaj için apeiron kullanıcısına teşekkür eden 3 üyemiz: |
![]() |
![]() |
||
![]()
Mesajlar: 11.081
|
![]() Alman Çeşmesi Hipodromun girişindeki oktagonal, kubbeli çeşme Alman İmparatoru II. Wilhelm?in Sultana ve İstanbul?a hediyesidir. Almanya?da yapılıp 1898?de İstanbul?daki yerine monte edilmiştir. Neo-Bizanten üslubunda inşa edilen çeşme, içerden altın mozaikle süslüdür. ![]() Ayasofya Müzesi Ayasofya bir 6yy. Bizans devri eseri olmakla beraber, ön misali olmayan, sonraki devirlerde de taklit edilmeyen Roma mimari geleneğine bağlı bir ?Deneme? dir. Dış ve iç görünüşteki tezat ve iri kubbe Roma?nın mirasıdır. Dış görünüş zarif değildir, proporsiyonlara dikkat edilmemiş, bir kabuk gibi yapılmıştır. Bunun tersine iç görünüm saray gibi görkemlidir, göz alıcıdır; yapı, dev bir ?İmparatorluk? eseridir. Açılış merasiminde heyecanına hakim olamayan İmparator atların çektiği arabası ile içeriye dalmış, Tanrıya şükür ederek, Süleyman Peygambere üstün çıktığını haykırmıştı. Bazilika etrafını çevreleyen yüksek binaları ile büyük bir dini merkez olarak gelişmişti. Bizans İmparatorları ile Doğu Hıristiyan kilisesinin yüzyıllar sürecek çekişmeleri için sahne artık hazırdı. Eşsiz ve üstünlüğüne rağmen yapının hayati önemde hataları vardı. En önemli mesele kubbenin iriliği ve yan duvarlara yaptığı basınç idi. Böylesine bir kubbenin ağırlığının temellere aktarılması için lazım olan mimari unsurlar o devirde henüz tam gelişmemişti. Yanlardan dışa doğru eğilen duvarlar orijinal, basık kubbenin 558 yılında yıkılmasına şahit oldular. Yapılan ikinci kubbe daha yüksek ve daha küçük çaplı tutulmuştu. Bu kubbenin de yarıya yakın kısmı 10 ve 14 yy'?arda 2 defa daha çökmüştür. Ayasofya her devirde hazineler dolusu sarflar yapılarak ayakta tutulabilmiştir. Türk?lerin şehri 1453 yılında fethetmeleri, harap durumdaki Ayasofya?nın derhal camiye çevrilerek kurtarılmasına sebep olmuştur. Türk mimarı Koca Sinan?ın 16.yy.da eklediği payanda duvarları, 19. yy. ortasında Mimar Fossati kardeşlerin ve 1930?dan itibaren yapılan diğer restorasyonlar ve kubbenin demir kuşak ile çevrilmesi önemli tamirlerdi. 2000 li yılların restorasyonları, mevcut madeni portatif iskele ile daha seri yapılabilecektir. Ayasofya 916 yıl baş kilise ve 477 yıl cami olarak, aynı tanrıya inanan 2 değişik dinin hizmetinde olduktan sonra Atatürk?ün emri ile müze yapılmıştır. 1930-1935 yılları arasında ortaya çıkartılıp temizlenen bir kısım mozaikler Bizans'ın önemli sanat eserleri arasında yer alırlar. Bizans ve Osmanlı döneminin izlerini taşıyan muhteşem mimarisi ile ülkemizin en çok ziyaret edilen ilk üç müzesinden biridir. ............................ ![]() ![]() ![]() ![]() yaşamak görevdir yangın yerinde yaşamak insan kalarak ! |
||
![]() |
![]() |
Bu mesaj için apeiron kullanıcısına teşekkür eden 3 üyemiz: |
![]() |
![]() |
||
![]()
Mesajlar: 11.081
|
![]() Üsküdar III. Ahmet Çeşmesi Üsküdar?da iskele meydanında yer alır. 1728 yılında yapılmıştır. Ahşap çatılı ve dört yüzlü bir meydan çeşmesi olup, mimarlık, hattatlık, taş işçiliği ve şiir sanatının bir şaheseridir. ![]() Anadolu Hisarı Karadeniz'in tek çıkışı Boğaziçi'nin Asya kıyılarında, 1390-91 yıllarında Sultan Beyazıt tarafından yaptırılmıştır. Yanında denize ulaşan bir dere vardır. Karşı kıyıdaki Rumelihisarı ile birlikte Boğaziçi transit geçişinin tam kontrol altında tutulması sağlanmıştı. Bu küçük kale, burçlarına yaslanan eski ahşap evler ve civarı ile pitoresk bir manzara oluşturur. Hisardan sonra, Fatih Köprüsünün Asya kulesinin bulunduğu Kanlıca semti sahil kahveleri ve yoğurdu ile meşhurdur. ![]() Aynalıkavak Kasrı Üç yüzyıl boyunca Haliç kıyılarını süsleyen ve günümüzde Aynalıkavak Kasrı adıyla tanınan yapı, Osmanlı İmparatorluğu Döneminde ?Ayanalıkavak Sarayı? ya da ?Tersane Sarayı? olarak bilinen yapılar grubundan günümüze ulaşabilen tek örnektir. İstanbul?u tanıtan tarihsel kaynaklardan, yörenin Bizans Döneminde de imparatorlara ait bir dinlenme yeri olduğu anlaşılmaktadır. Haliç kıyılarından Okmeydanı ve Kasımpaşa sırtlarına doğru gelişen bu büyük bağ ve koruya; İstanbul?un fethinden sonra, Fatih Sultan Mehmet?ten başlayarak padişahlar da ilgi göstermiş ve Osmanlı İmparatorluk Tersanesi?nin Kasımpaşa?da kurulup gelişmeye başlamasıyla birlikte yöreye ?Tersane Has Bahçesi? adı verilmiştir. Buradaki yapılaşmaların tarihi, Sultan I. Ahmed Dönemine (1603-1617) dek inmektedir. Tarihsel süreç içinde çeşitli padişahların yaptırdığı kasırlarla gelişen ve ?Tersane Sarayı? olarak anılan bu yapılar topluluğu; 17. yüzyıldan başlayarak ?Aynalıkavak Sarayı? olarak da adlandırılmıştır. Saray bütünü içinde yer alan ve Sultan III. Ahmed Döneminde (1703-1730) yaptırıldığı sanılan Aynalıkavak Kasrı, Sultan III. Selim Döneminde (1789-1807) yeniden düzenlenmiş ve bugünkü görünümünü kazanmıştır. Yapı; Divanhanesi, Beste Odası ve bu mekânların pencerelerini dolanan Yesarî?nin talik hattı ile yazılmış, Kasrı ve III. Selim?i öven, dönemin tanınmış şairleri Şeyh Galib ve Enderunî Fazıl?a ait şiirleriyle 18. yüzyıl mimarlık örnekleri arasında özel bir yer almaktadır. .......................... ![]() ![]() ![]() yaşamak görevdir yangın yerinde yaşamak insan kalarak ! |
||
![]() |
![]() |
Bu mesaj için apeiron kullanıcısına teşekkür eden 3 üyemiz: |
![]() |
![]() |
||
![]()
Mesajlar: 11.081
|
![]() Beyazıt Meydanı ![]() Beylerbeyi Sarayı ![]() Çemberlitaş ![]() Çırağan Sarayı Haliç ve Boğaziçi?nin en güzel yerleri sultanlar ve önemli kişilere saray ve köşkleri için tahsis edilmişti. Zaman içinde bunların bir çoğu yok olmuştur. Büyük bir saray olan Çırağan?da 1910 yılında yanmıştı. Önceki bir ahşap sarayın yerinde 1871 yılında Sultan Abdülaziz tarafından Saray Mimarı Serkis Balyan?a yaptırılmıştı. 4 yılda 4 milyon altına mal olan yapının ara b**me ve tavanı ahşap, duvarlarda mermer kaplıydı. Taş işçiliğinin üstün örnekleri sütunları zengin döşenmiş, mekanlar tamamlardı. Odalar nadide halılarla, mobilyalar altın yaldızlar ve sedef kalem işleri ile süslüydü. Boğaziçi?nin diğer sarayları gibi Çırağan?da bir çok önemli toplantıya mekan olmuştu. Renkli mermerle süslenmiş cepheleri, abidevi kapıları vardı ve arka sırtlardaki Yıldız Sarayına bir köprü ile bağlanmıştı. Cadde tarafı yüksek duvarlar ile çevriliydi. Yıllar boyu harabe halinde duran kalıntı büyük tamirler sonunda yeniden ihya olmuş, yanına ilave edilen eklentiler ile 5 yıldızlı, güzel bir sahil oteline dönüştürülmüştür. ........................... ![]() ![]() yaşamak görevdir yangın yerinde yaşamak insan kalarak ! |
||
![]() |
![]() |
Bu mesaj için apeiron kullanıcısına teşekkür eden 3 üyemiz: |
![]() |
![]() |
||
![]()
Mesajlar: 11.081
|
rica ederim canım benim. Devam ![]() Beyazıt Camii Beyazıt semtinde, Beyazıt Meydanı`na dağınık bir şekilde yayılmış haldedir. Sultan II. Bayezid tarafından yaptırılmıştır. İnşasına 1500`de başlanmış ve 1505`de bitirilmiştir. Mimarının kim olduğu konusunda ihtilaf vardır. Mimar Hayrettin, Mimar Kemaleddin`in ve Yakupşah bin Sultanşah isimli mimarlardan biri tarafından yapıldığı sanılmaktadır ama kesin bilgiye ulaşılamamıştır. Külliye, bir cami, aşhane-imarethane, sübyan mektebi, tabhaneler, medrese, hamam ve kervansaraydan oluşur Kendisinden daha önce yapılmış bulunan Fatih Külliyesi`nden farklı olarak simetrik yapılar şeklinde değil, dağınık bir şekilde inşa edilmiştir. Külliyenin merkezi Bayezid Camii`dir. 16.78 m çapındaki ana kubbesi dört ayak üstüne oturtulmuştur. Camii yerine külliyeye dahil bulunan tabhaneye bitişik minareleri, bu c*****n ayırt edici özelliklerindendir. Bu nedenle iki minare arasındaki mesafe 79 metredir. Cami içerisindeki taş ve ahşap işçiliği ile vitraylar dikkat çekici güzelliktedir. Avlu döşemesi ve şadırvanın sütunları Bizans`tan kalma malzemenin yeniden işlenmesiyle elde edilmiştir. Özellikle şadırvan sütunlarında Bizans izleri görülebilmektedir. Külliyenin imarethane ve kervansarayının bugüne ulaşan kısmı Beyazıt Devlet Kütüphanesi tarafından kullanılmaktadır ve c*****n solunda yer alır. Medrese ise c*****n sağında ve oldukça uzağında yapılmıştır. Günümüzde Türk Vakıf Hat Sanatları Müzesi olarak kullanılmaktadır. Külliyenin hamamı medreseden de uzakta, Ordu Caddesi üzerinde, Edebiyat Fakültesi`nin yanındadır. C*****n kıble tarafındaki boşluktaysa türbeler bulunmaktadır. Sultan II. Bayezid`in, kızı Selçuk Hatun`un ve Tanzimat Fermanı`nın mimarı Mustafa Reşid Paşa`nın türbeleri buradadır. ![]() yaşamak görevdir yangın yerinde yaşamak insan kalarak ! |
||
![]() |
![]() |
Bu mesaj için apeiron kullanıcısına teşekkür eden 3 üyemiz: |
![]() |
![]() |
||
![]()
Mesajlar: 11.081
|
![]() Deniz Müzesi ![]() DolmaBahçe Sarayı ![]() Caferağa Medresesi İstanbul'un tarihi mekânlarından Caferaga Medresesi 16. yy'ın ikinci yarısında, sanatçıları korumasıyla tanınan devlet adamı Cafer Ağa tarafından, Mimar Sinan'a yaptırıldı. ...................... ![]() ![]() ![]() yaşamak görevdir yangın yerinde yaşamak insan kalarak ! |
||
![]() |
![]() |
Bu mesaj için apeiron kullanıcısına teşekkür eden 3 üyemiz: |
![]() |
![]() |
||
![]()
Mesajlar: 11.081
|
![]() Eyüp Sultan Cami Kara surları ile Haliç surlarının birleştiği yerin dışında yer alan Eyüp Camii ve Türbesi İslam dünyasının kutsal yerlerinden kabul edilir. Eyüp-el Ensari Hz. Muhammet'in bayraktarlığını yapmış bir şahıstı, 7 yy. Arap kuşatması esnasında burada **müş, İstanbul'un Türk kuşatması sırasında mezarı keşfedilmiş, sonradan türbe ve şehrin ilk camii buraya yapılmıştı. İlk camii zelzeleden ötürü yıkılınca 1800 de bu günkü inşa edilmişti. İslam'ın kutsal Cuma günleri inançlı kalabalıklar türbeyi ziyaret ederler. Yaşlı ağaçlar, uçuşan güvercinler, namaz kılanlar, dua ve ziyaret edenler, türbe ve camii civarını mistik, renkli bir atmosfere büründürür. Avludaki türbenin duvarları değişik çağların çinileriyle kaplıdır. Tarihi kaynaklar bu semtin Bizans devrinde de kutsal bir mahal olduğunu; aziz bir kimsenin yatırının ziyaret edilerek yağmur duaları yapıldığını kaydeder. Fatih?ten sonra tahta geçip silah kuşanan sultanlar Eyüp Sultan türbesini ziyaret ederek merasimi tamamlarlardı. Camii etrafı ve civar yamaçlar mezarlıklarla çevrili olup, meşhur Pier Loti kahvesi de buradadır. İstanbul aşığı şair ve yazar Loti sık, sık buraya gelerek Haliç?in o zamanki güzel ve doyumsuz manzarasını seydermiş.Dolunay gecelerinde bu küçük kafeden ve terastan görünen seyredenlere unutulmaz anılar yaşatır. ![]() Çinili Camii Mabet, Çinili mevkiinde, Allame Caddesi ile Çinçin Hamam Sokağı'nın birleştiği yerdedir. ......................... ![]() ..................... ![]() Dolmabahçe Sarayı .................. ![]() Tekfur Sarayı Edirnekapı ve Eğrikapı arasında, surların yanında bulunan Tekfur Sarayı?nın ne zaman yapıldığı hakkında elimizde kesin bir bilgi mevcut değildir. Bazı kaynaklarda 10. yy.da Bizans İmparatoru Porfirogenetos inşa ettirdiği ve yapının aslında mevcut diğer sarayın ilavesi olduğu yazılıdır. Bazı kaynaklarda ise; 13 ve 14 yy.larda Blakhernai Sarayı?nın bir uzantısı olarak inşa edildiği yazar. Saray, Osmanlı?nın İstanbul?u fethinden sonra bir dönem harabe olarak kalmış. 17.yy sonlarında burada bir hayvanat bahçesi kurulmuştur. İstanbul?a 16 yy.da gelen John Sanderson anlattığına göre; kente kendisinden 40 sene önce sefir olarak gelen, Busbecq hayvanat bahçesindeki zürafayı görmek için hayvanat bahçesine gitmiş. Zürafanın birkaç gün önce **düğünü duyunca; Avrupa?da hiç görmediği bu hayvanı görmek için mezarını kazdırıp merakını gidermiştir. 18 yy.da ise, seramik imalathanesi olarak kullanılan mekân 19 yy.da da şişe ve cam imalathanesine dönüştürüldü. Ayrıca; Ünlü Kaşıkçı Elması buradaki çöplükte bulunmuştur. Bugün, Belediyece çevresi düzenlenen yapıda sanat tarihi kazıları devam etmektedir. ![]() yaşamak görevdir yangın yerinde yaşamak insan kalarak ! |
||
![]() |
![]() |
Bu mesaj için apeiron kullanıcısına teşekkür eden 3 üyemiz: |
![]() |
![]() |
||
![]()
Mesajlar: 11.081
|
![]() Fethi Ahmet Paşa Yalısı İstanbul Üsküdar ilçesi, Kuzguncuk Paşa Limanı Caddesi?nde bulunan bu yalının ne zaman yapıldığı konusunda kesin bir bilgi bulunmamakla beraber XIX. yüzyılda Fethi Ahmet Paşa?nın mülkiyetinde olduğu bilinmektedir. ![]() Fransız Sokağı Beyoğlu'nda Galatasaray Lisesi'nin arka tarafında metruk halde bulunan sokaklardan birisiydi Cezayir Sokağı. ![]() yaşamak görevdir yangın yerinde yaşamak insan kalarak ! |
||
![]() |
![]() |
Bu mesaj için apeiron kullanıcısına teşekkür eden 3 üyemiz: |
![]() |
Bookmarks |
|
Seçenekler | |
|
Her mesajin içeriginden, tamamen yazari sorumludur. Mesaj içeriklerinden dolayi Forum yöneticileri ve moderatörleri sorumlu tutulamaz. Ayrica bu site dosyalari kendi sunucusunda barindirmamaktadir ve sorumluluklari kaynaklara aittir. Hak sahibinin talebi durumunda sitemizden kaldirilacaktir. |
|
Powered by vBulletin® Version 3.8.4
Copyright ©2000 - 2011, Jelsoft Enterprises Ltd. Search Engine Friendly URLs by 3.6.0 |